27 Nisan 2011 Çarşamba

Ay

Üzgün olmak
Neşeli olmak
Uyumadan önce pencereden aya bakmak.
Dünyanın sonu elbet bi gün gelecek diye düşünüp uykuya dalmak.Ama bu düşünceden de sapıkça mutlu olmak.Çünkü bir hayat boş da olsa dolu da, o hayatın değeri göreceli. Einstein'ın dünyaya katkıları ile Petek dinçözün katkılarının aslında bir noktada aynı olması beni kahretmiyor. Dünyanın ve yaşamın saçma olmasından çok mutluyum. Eğer saçma olmasaydı sonsuza kadar Petek dinçöz benden daha ünlü, daha mutlu ve daha zengin olurdu. Einstein'ın özel ve genel görelilik teorileri, e= mc2 ler ve petek dinçözün "foolish kazanova" şarkısı bir beyin ürünü olması açısından aynıdır. Einstein atomu iyi bişey için keşfetmişti, ama insanlar atomu birbirlerini boğazlamak için kullandı. Yararcılık, biçimcilik, estetik, varoluşçuluk bütün bunların kaderi aslında hep aynı absürtlükte.
Yatağıma uzanıp aya baktığımda işte bunları düşündüm. Penceremden ayı görebiliyoken yarın 8:00'da uyanacak olmanın ne anlamı var? Çünkü o bile yörüngesinden çıkabilir. Ama biz bunu bilmeden ertesi sabah 8de uyanacağımız için dertlenebiliriz. Dünyanın eksen eğikliği 90 derece olabilir. Olmaması yüksek ihtimal. Ama olabilir. Güneş ertesi sabah bir insana dönüşüp tüm insanlığa nah çekebilir. Metrobüsle okula giderken bir anda bir kaza olabilir. Kampüsün bahçesine dev bir meteor düşebilir. Felaket tellallığı, gerçekçilik, sürreallik değil bu düşünceler. Tamamen kalıpdışılık.
Bi kafamızı kaldırıp aya bakalım bence bazen. 17. yüzyıl otomatları gibi olmayalım. Onlar entellektüel ve sosyal aristokrasinin kral bahçelerinde sabit kalsın. İsteyen Münihe gidip Bavyera Ulusal müzesindeki ıslık çalan otomat papağanı izlesin.Amaç mutluluk sadece, ama bu hayatın anlamını belli kalıplar çerçevesinde kabul etmekle olacak gibi değil. Anlam bütünlüğü aranır hep ama ben mesela bu yazıyı tanga kelimesiyle bitirmek istiyorum. Tanga.

2 yorum:

  1. bu yazı iyiymiş.
    fakat einstein atom bombasını önce almanların yapmasından korktuğu için, amerika'ya kendi bombalarını geliştirmelerini önermişti diye biliyorum. gerçi adam nükleer silahların denetim altında tutulması gerektiğini de belirtmişti sonra ama işte… çok kafası karışıktı garibimin zaten.

    YanıtlaSil
  2. einstein aslnda barışçı bir insan, hep böyle nitelendirilmiş. Genel görelilik kuramını da geliştirmek için çalışırken 1912de ışığın kütleçekimine uğrayacağını anlamış sonuçlarını da hesaplamış ama beyhude olmuş bu, savaş yüzünden. Lakin tabi evreni şu an açıklayabilen iki temel kurama (genel görelilik ve kuantum)katkıları da göz ardı edilmez tabi. Ama işin duygusal boyutunu bilemiyorum, yahudi bir ailesi olduğundan olabilir yani.

    YanıtlaSil